nihat hatipoğlu

Diyarbakırlı olup şuanda 59 yaşinda olan dini program yapan tv adamı. Şahsen hic sevmiyorum. Benim çok sevdiğim bir hocam var Turkiyede her yere mevlittir duadır okumaya gidiyor ve hic para almıyor. Sadece yol parasını karşılıyorlar mis. Dediğim hocam eski bisan bisiklete biniyor . 1 Bu duayı da şehrimizde 10 yildir ücret talep etmeden okuyor. Din üstünden para kazan anlarim da, ama gidip te 500 milyar 750 milyar işin samimiyetini bozuyor bence

sevmem. bana göre gerçek bir mü'min değil.

bir cübbeli ahmet hoca değil

Hiçbir kandil gecesini ve perşembe gecesini kaçırmayan, dini konularda bizi aydınlatan koca yürekli adam. Oğlu da kendisine kendisinden daha çok benziyor

Bizim halısaya gelmişti kendileri. Bu onura mazhar olmuştuk

Adama fıkhi soru soruyorlar alanı olmadığı icin adam da kesin bisey diyemiyor bu yüzden de yuvarlama cevaplar veriyor. O yüzden bazı kesimlerce tepki çekmiş olabilir ancak siyer anlatsın dinlenir. Hitabeti guzel👍

(bkz: din tüccarlığı ve televizyon hocalığı bölümü) mezunudur.

yeni vahiy gelmediği halde vahiylerden bahseden din tüccarı.

din satar

şu adamı gram sevmiyorum be

ben seviyorum bu adamı. yobaz islamcı değil ılımlı islamcı çünkü. insanlara dinin hep iyi yönlerini anlatıyor ayrıca anlatısı da güzel. mümin olduğum zamanlarda beni aglatmisligi vardır.

peygamberimiz azla yetinirdi ama ben 600 bin tl alıyorum.

hocam affet bizi hocam seni bir mihat bir nihay yapıyorlar sözlükte...

sofraya oturuyordu fazıl, fazıl sofraya oturuyordu ve soruyordu annesine. -ana diyordu, rabbimin cenneti ayaklarının altına serdiği ey mübarek kadın! -yumurtayı gene mi sucuksuz yaptın ana diye soruyordu. anası şöyle bir bakıyordu fazıl'a gözleri ağlamaklı. -fazıl sus, anneyle öyle konuşulmaz ulan diyordu. ve ağzında iyice çiğnemediği zeytin tanelerini oğlunun tarafına doğru yuvarlıyordu. kızıyordu oğlu, gözbebekleri büyüdükçe büyüyordu. sonra anasına dönüyordu fazıl. -yapmasana be diye adeta bağırıp çağırıyordu. -ben çocuk değilim ana diyordu, sevgi dolu nazarlarını yavrusu üzerinde gezdiren biçareye. fazıl sofradan kalkıyordu, ardından ıslık çalmaya başlıyor, kendine hamburger hazırlamaya koyuluyordu. yemeğini afiyetle midesine indirirken yoksa lokmalarımı mı sayıyor bu kadın diye düşünüyordu fazıl. dayanamıyordu. çantasını sırtlandığı gibi soluğu kapının önünde almasını takriben gene, ana diyordu, bana biraz mangiz uçlan bakalım.

yasal din ticaretiyle uğraşıyor gibi bir şey. adam iki bin yıllık kitabı tekrar tekrar anlatarak aylık altı yüz bin lira kazanıyor imiş. düzen çok kötü birisi.

bir şeyler anlatırken ekrana yan yan bakmasına kıl oluyorum. babam namazında niyazında adamdır. annem babama çok kızdığında derdi ki; "ibadet paralı olsa, alnın secde görmez." niyedir bilmem, bu adamı her gördüğümde annemin babama söylediği bu cümle geliyor aklıma. eğer gerçekten doğru yaşamanın mükafatı cehennem, yanlış yaşamanın cezası cennet olsaydı nasıl olurdu insanların yaşantısı... keza bu insan, acaba gerçekten çok yoksul olsaydı nasıl olurdu dine bakış açısı? ya da doğuştan engelli olsaydı? cevabı asla bilinmeyecek bu soruların.

ne zaman adını duysam kafamda hemen şu diyalog beliriyor. link

kendisinin hayranı değilim ama topa vuramayan futbolcuların milyonlar aldığı yerde bu adama laf atmak... bilemiyorum.

nihatipoğlu asdfats

ülkenin zayıf noktası olan dini insanlardan faydalanmak için kullanan insanlardan biri.

özellikle sahur vakitlerinde anlattıklarını duygusal falanlaştırıyor. bence hoş değil. özellikle mal varlığı aklıma geldikçe tamamen reyting için sömürüyormuş gibi hissediyorum.

imam hatipoğlu da denilebilir

fakir peygamberi anlatıp, zengin olanlardan

bu tarz adamlar asla düşüncelerini tartışma masasına yatıracak cesarete sahip değildirler. en sevdikleri şey monolog ve demagojidir, kendi başlarına saçmalarlar fakat hitabetleri kuvvetli olduğu için cahil insanları çabucak etkiler, kendi yanlarına çekerler.

yine bir yılbaşı heyecanı ve yine aynı tip soru. istisnasız her sene bıkmadan, yılmadan sorulur. can alıcı soru; hocam yılbaşı kutlamak caiz midir? n.hatipoğlu; mübarek seneler değişiyor diye cevabın da değişeceği yok ya? bana nasreddin hocalık yaptırmayın gözünüzü seveyim.. artık bu minvalde cevaplaması bekliyorum.

her ramazan yaptığı programlarla bağnaz cahiller tarafından izlenip köşeyi dönen din tüccarlarından birisi (ağır oldu ama neyse)

bunla ilgili bi anımı anlatcam şimdi. bana yürüyen bi çocuk vardı mahalleden. 1 aya yakındır konuşuyorduk her gün. neyse kandil günü atv'yi açsana demişti. bende ne var atv'de diye sordum. o da nihat hatipoğlu'nun programı var dedi. ben de "jsjdjsjf yok ya ben sevmiyorum o adamı." dedim sonra bi daha hiç mesaj atmadı bana ertesi gün engel yemiştim ::// hayır yani zevk meselesi sevmiyorum.. niye engelliyosun ki? neyse geçen denk geldim sosyal medyada, nihat hatipoğlu'nu seven bi kız bulmuş sanırım.. inş mutlu olur.

konuşmasında kürtçenin vurgu yapısının etkisi çok belli oluyor. onun hatipliğini diğerlerinden ayıran nokta bu sanırım.

yök üyesi olması onaylanmış. nasıl saçma sapan bir ülke olduğumuzun kanıtıdır bu.

kitlesi aptal olmasa iyi adam.

ösym'de görev yapmakta gibi şeyler duydum. doğru mu lan?

'fakir peygamberi anlata anlata zengin olan'lardan bi tanesi..

1500-2000tl eksik olduğu için konferansa katılmayan gavatullah

biraz once zap yaparken durdum iki dakika dinledim. cehennemden bahsediyordu, acikcasi su anlattiklarina inanmak icin deli olmak gerektigini dusundum. hangi tanri kulunu sonsuzlukta azapla ve atesle cezalandirabilir? merhametin anlami bu mu sizce?

hocam; sultan ahmet değil de, her gün bir camiye gidin ama ücret almayın deseniz. zinhar günahtır diyerek sultan ahmet'te atv'ye çıkmaya devam eder. (bkz: din tüccarı)

bu adam sayesinde televizyondan iyice uzaklaştım saolasın la

günah keçisi seçilen din adamı. en azından bu adam dini bilgi verirken atatürk'e dil uzatmıyor, seçimler için "hayır oyu veren cehennemliktir" demiyor, "afedersiniz alevi" diyerek ayrıştırıcı cümleler kurmuyor. sadece dünyanın en saçma sorularına cevap veriyor. istediği parayı alsın gözümde yok. benim için yaptığı işin sınırları dışına çıkmaması yeterli. varsın milyonlarla oynasın sorun değil.

edit: herkes diline dolamış bir lafı din tüccarlığı diye. yahu gelip adamın anlattıklarının çoğunun asılsız hadis, hikaye olduğundan bahsedip iyi alım değil deseniz eyvallah son derece haklısınız. ama gelip burada yok şöyle para kaldırdı yok şöyle ünlü oldu hebele hübele yapınca sizi ciddiye alamıyorum kusura bakmayın dostlar. çünkü burada içerik eleştirisi değil ad hominem yapıyorsunuz ve bu bana adamın dini eksik anlatmasinin değil aldığı paranın sizi rahatsız ettiği izlenimini veriyor. ---- radikal islamcıların çoğaldığı zamanlarda ilgi gördü ve o zamanlar da tatlı su müslümanı denerek eleştirildi. çünkü sert, keskin çizgilerden öte hoşgörü ilkesini benimsedi. şimdi de parası üzerinden eleştiriliyor. para konusuna girmeyeceğim çünkü ne kadar aldığını, bunların ne kadarlık bir kısmını hayır işlerinde harcadığını ben bilmiyorum, siz de bilmiyorsunuz. orasını allah bilir, konuşup da vebale girmeyeceğim. ancak şöyle bir gerçek var ki bu adamın aile kavramı ile ilgili tavsiyelerini/anlatılarını kesinlikle ama kesinlikle dinleyin. öyle muazzam bir temele oturtuyor ki eş, birliktelik ve çocuk kavramını.. sadece bu yöndeki fikirleri bile saygı duyulmaya değer. ha eleştirilecek ne tarafı olabilir. yıllardır aynı şeyleri anlatıp duruyor, islam'a yakınlaşma niyetinde olan zaten açıp eski videolardan da bakabilir. dini kişilikleri birer efsane, birer mit karakteri gibi yücelterek anlatıyor. hikaye kısmı işte bilirsiniz. onun dışında caner taslaman ya da mehmet okuyanın dini çizgisinden farklı bir yolda. kuran'la değil daha çok islam tarihiyle ilgileniyor. bunlar eleştirdiğim yönler. ama tekrar belirtiyorum. i̇nsan ilişkileri ve aile kavramı hakkındaki görüşü gerçekten dinlemeye değer. o tavsiyeleri biraz olsun dinleyebilseydik şu an bambaşka bir toplumda yaşıyor olabilirdik.

yalnız size de yaranılmıyor ha adam din programı yapıyor elli bin mi artık ne alıyorsa alıyor din tüccarı diyirsunuz acun survivor yapıyor o ses yapıyor jüri başı yüzbinler düşüyor ona laf yok

valla ne yalan söyleyeyim şu yaşıma kadar oturup yarım saat bile izlememişimdir heralde kendisini. ne anlattığı ortalıkta dolananlardan da malum olarak anlaşılıyor. klasik sünni fıkıh ekolü. ama ne anlattığı zerre umrumda değil. bu ekolü kıramadığımız sürece bugün o gider yerine başka biri gelir ama orada illaki birileri oturur. benim derdim o değil. hatta yukarıda bu başlıkta değinenlerde olduğu gibi yer yer son derece güzel şeyler de anlatıyor olabilir. i̇sterse tüm program komple muazzam iyi içerikler olsun, hatta benim kafamdaki din anlayışı aynen kopyalanmış olsun umurumda değil. ben bu adamın aldığı paraya takıyorum kusura bakmayın. i̇ster bin lira alsın ister 600 bin lira alsın ben buna takılırım. karşı dairede amcamlar kalıyor evlerimiz birleşik sayılır bir gün denk geldim yengem çok izler bu adamı müptelasıdır. bir baktım genç bir eleman din anlatıyor bu sefer. ben yarıla yarıla gülüyorum adama. çünkü sanıyorum ki nihat hatipoğlu'nun taklidini yapan birisi çıktı gösteri yapıyor parodi sandım. meğer herifin oğluymuş. aslkdjalsd resmen küçük hatipoğlu mimikleri bile aynı askldjals. ee adam yaşlanıyor ve yerine yeni yüz olarak oğlunu yetiştiriyor sanırım. şimdi aldığı paraya niye takıyorsun acun da alıyor. televizyon dünyası piyasası böyle kardeşim diyenler çıkabilir. nerden biliyorsun belki bağışlıyordur diyenler olabilir şu iki itiraza bir değineyim hemen. 1) evet şov dünyası orası. televizyon sektöründe böyle raiting getiren bir program yapıyorsan 600 bin de alırsın 600 milyon da alırsın. zira arz talep dengesi kapital dünyada böyle işliyor eyvallah. acun'un aldığı para anasının ak sütü gibi helal midir bilemem ama kesinlikle aldığı parayı piyasa ekonomisince hak ediyordur. çünkü onun işi reality show'dur. nihat hatipoğlu da aldığı parayı kesinlikle hak ediyor. çünkü çok güzel din satıyor. arz talep ekonomisi de bu parayı doğuruyor. ama konu islamsa birisinin din üzerinden kazandığı paranın akıbeti hakkında asla kefil olamam. para alışverişinin bulunduğu bir din sunumunu da asla ciddiye almam. sebebi basit hemen örnek vereyim. "şehrin öbür ucundan bir adam koşarak gelip şöyle dedi: ey topluluk, bu elçilere uyun!" (yasin/20) ---allah'ın ayetleştirdiği bir yakarış bu. gösterdiği elçiler kimse onlara uymak allah'ın ibret alın diye koyduğu kıssanın ürünü. kim bu elçiler? "sizden her hangi bir ücret istemeyenlere uyun. onlardır doğruyu ve güzeli bulanlar." (yasin/21) bu iki ayetten çıkarılacak çok ders var. ücret/menfaat ilişkisi olmayan insanlara uymak gerekir. ben bu nedenle hiçbir şekilde kar amacı güderek insanların dini otorite olmasına karşıyım. dini meslek edinenlere karşıyım. bunların islamı temsil etmesine karşıyım. yaptığı iş show dünyası adına aldığı parayı hak ediyor ama sonuç olarak insanlara din satıyor. para ile din anlatan adam her zaman hakkı anlatamaz. para ile bir yerle bağlantısı olan adamın ağzından çıkanları o aldığı para her zaman etkiler ya da etkileyebilir. bu nedenle bu işi meslek edinenlere karşıyım. din alimi de, imamlar da müezzinler de buna dahildirler üzgünüm. din satarak sizden ücret isteyenlerden uzak durmanızı tavsiye edebilirim yalnızca. hatipoğlu değil, son derece kafamın uyuştuğu din anlatıcılarının da benzer durumlarını görürsem eğer aynı şeyi yine tekrarlarım. sizden ücret isteyenlerden uzak durun. bütün peygamberlerin bir mesleği vardı. hiçbirinin asıl mesleği peygamberlik değildi. din anlatımı değildi. aralarında çok zengin olanları hatta ülke hükümdarı olanları da vardı çok sefillik ve fakirlik çekenleri de vardı ama hepsinin bir şekilde mesleği vardı ve para karşılığı din anlatmadı hiçbiri. hele hele hükümetle yakından bağı olan bir kanalda bu kadar yüksek paralar alan adamın anlattığı dinden ne beklenebilir ki? bu adam bir kere olsun hükümet kuruluşu diyaneti eleştirebilir mi? yarın bir zulüm yapsa yöneticiler mertçe korkusuzca eleştirebilir mi? bu kadar menfaat ilişkisi olduğu insanlar karşı bağımlıyken hakkı söylemeye ne kadar cesaret edebilir ki? bu dine en büyük zararı politika veriyor. atv de diyanete işleri başkanlığı da politik kurumlardır. din, siyaset ve politika 3'lüsünün ortaya koyduğu sansürün en büyük ve en yakın örneği emevi hükümdarlığıdır. bu nedenle din anlatanların bağımsız olmaları, menfaat gözetmeden dini anlatabilmeleri gerekir. sizden ücret istemeyenler tabii olun! ayrıca aldığı paraları ve hükümetle olan yakın ilişkilerini ne şekilde kullanıyor onu da anlatayım. adamın oteli var! mesleği akademisyenlik. üniversite profesörü. ülkendeki profesörlerin kaçının otel yapacak kadar gelir gücü var biraz sorgulamak gerek. ayrıca bir ara çıkan haberlere göre de oteline kaçak kat çıktığı iddia edilmişti. otelinin arazisinin bir kısmının kamu alanı olduğu iddia edilmişti. bilmem anlatabildim mi? ee tabi yanılmıyorsam son atamalarla kendisi koca yök'ün başına getirildi. kimsenin müslümanların zenginliğinde gözü yok. tabii ki fakirliği övdüğüm falan yok. aksine fakirliği öven kendisidir her zaman. ama müslümanlar tabii ki mal mülk güç sahibi olabilir. anlattığı hikayeler de umrumda değil. yeter ki islami olarak din adamı sıfatıyla, para kazanmasın. allah'ın dini üzerinden kar gütmesin benim itirazım bu yöntemi kullanan tüm din satıcılarınadır. görüş ayırmaksızın bu konuda netim. din üzerinden para kazanılmasını istemiyorum. kazananları da görüş ayırmaksızın ciddiye almamaya çalışıyorum. gitsin akademisyen kimliğiyle para kazansın ki kazanıyor, gitsin ticaret yapsın, limon satsın, iş kursun, memur olsun, zengin olsun ama bunlar için din anlatımını basamak yapmasın yeter. ayrıca klise ekonomisi, klisenin ticarethaneye dönüşmesi, hristiyanlık dininde oluşan ruhbanlık yani ayrı bir din sınıfı oluşturulması gibi durumlar kuranın son derece sert üsluplarla eleştirdiği konulardandır.

isınmaya gönderildi

korkularımı yenmek icin ne yapabilirim 😁😁

uzun zamandır yoktum birileri demiş o öldü şimdi yazsınlar efsane geri döndü nihat hatipoğlu 😎

eskiden kanal d 'de çikyordu o zat

giyinmeyi kuşanmayı bilir janti bir hocamız..

bu sene yedeğiyle (bkz: said hatipoğlu) beraber sahalarda görecek olduğumuz, genel itibarla seyirciye çok güzel hitap eden ve bu yüzden de çok tutulan bir şahsiyettir

hocam metin2'de tek yedim orucum bozulur mu ?

şu adamın yerinde olmak vardı​. peygamber ve ashabının yoksulluk hikayelerini ağlayarak anlatıyo triblex dairede sefa sürüyo. bi de oğlu var tabi. oh mis gibi iş valla. daha otellerini söylemiyom bile

yeni ayetler geldide bizim mi bilgimiz yok yeni programlar yaptrıyolar yayınla eskılerı sende rahat et bizde

söyle mübarek bölüm başşııı nekkadar :)) ₺₺₺₺₺